Türkiye ’de, Avrupa Birliği’yle aynı doğrultuda hazırlanan yönetmelikle 2010 yılında tamamen yasaklanan asbestin, Datça’da da kullanımdan kalkması için başlatılan kampanyaya rekor katılım oldu. 11 bin nüfuslu ilçede, 30 kilometrelik su borularının değiştirilmesi için başlatılan kampanyaya internetten 33 bin 122 imza toplandı. Kampanyanın ardından Datça’da boruların değiştirilmesi için İller Bankası’ndan kredi verilmesinin yol açıldı.
Metamorfoz Sanat Evi’nde düzenlenen toplantıda, kampanya sürecini anlatan Özlem Tansal, bugün gelinen noktada elde edilen başarının, Datça’nın geleceği adına umut verici olduğunu söyledi. Datça’da, su şebekesinde asbestli borularının kullanıldığını bir yerel gazeteden öğrendiğini belirten Tansal, şöyle dedi:
“Doğal olarak haberden etkilendim. Çünkü bahsettiğimiz konu, en yaşamsal ihtiyacımız olan su ve havaydı. Asbestin zararlarını bilimsel kaynaklardan araştırdım. Bilirkişilerle konuştum. Aldığım bilgiler hiç de iç açıcı değildi. Asbest, ısıya, aşınmaya, kimyasal maddelere çok dayanıklı, lifli yapıda kanserojen bir mineral. Bu doğal ama kanserojen madde, bilimsel kaynaklardan da araştırılırsa, öldürücü hastalıklara neden olabiliyor. Paaniğe gerek yok. Borular çatlayıp kırılmadıkça ya da havadan toz partiküller halinde doğrudan solunmadıkça yaşamsal bir tehlike söz konusu değil. Ancak bahsettiğimiz şey, su şebekesi borusu olduğu için ve yerin altındaki borudan hiçbir zaman emin olamadığımız için elbette ki değiştirilmesi gerekiyor. Ayrıca bu suyla çamaşır yıkıyoruz. Çamaşırlarımız aracılığıyla da asbest solumamız söz konusu. Kış aylarında, Datça’yı sel götürüyor. Kırılan borular, sağlıklı koşullarda değiştirilmezse, tamir edenlere yazık. Asıl tehlikeye onlar maruz kalıyor. Hiç tartışmasız, Avrupa’da 1990’lı yıllarda, bizde ise 2010’da yasalar nezdinde kullanımı ve üretimi yasaklana bu kanserojen madde hayatımızdan çıkmalıdır.””
DATÇA’YI SEVEN HERKES İMZA VERDİ
Tansal açıklamasında halkın temiz su temiz hava isteğini yetkililere duyurmak için yola çıktıklarını anlatırken, Datça’da bilgisayar ve sosyal medyaya aşina, hemen herkesin imza verdiğini, Datçaseverler’in de kampanyaya ilgi gösterdiğini söyledi. Tansal, şöyle devam etti:
“33 bin 122 imzayla başarılı kampanyalar arasında yerini aldı. Herkesin, sosyal medyadaki tüm Datçalı sayfaların, büyük katkısı oldu. Herkese sahip çıktığı, desteklediği için teşekkür borçluyuz. Amaca ulaştık. Yetkililere sesimizi birlikte duyurduk. Belediyemiz, halkın gücünü arkasına aldı ve İller Bankası’ndan kredi yolu açıldı. Ancak, imzalarımızın takipçisi olacağız. Bu kampanyaya destek veren herkese teşekkür ediyorum.”
NEDEN YASAKLANDI?
Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, kansere neden olan asbestin, üretim, kullanım, piyasa arzı ile asbest içeren eşyaların piyasaya arzını 31 Aralık 2010 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yasaklamıştı.
Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, asbesti (amyant) tamamen yasaklayan yönetmeliği 31 Aralık 2010 tarihinde yürürlüğe girdiği bildirildi. Böylece daha önce kısmen yasaklanan asbestin tamamen yasaklı hale geldiği vurgulanırken, Avrupa Birliği ile de bu konuda tam uyum sağlanmış olacağı belirtildi.
SOLUNUM VE İÇME SUYU İLE VÜCUDA GİRİYOR, KANSERE NEDEN OLUYOR
Açıklamaya göre düzenleme ile 31 Aralık 2010 tarihinden itibaren tüm asbest türlerinin çıkarılması, herhangi bir ürün üretiminde kullanılması, asbest içeren tüm ürünlerin piyasaya arzı yasaklanmış olacak. Çok iyi bir yalıtkan madde olan asbest çoğunlukla içme suyu boruları başta olmak üzere yapı malzemelerinde ve gemi yapımında kullanılıyor. Asbest solunum ya da içme suyu yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açıyor.
ASBESTİN NEDEN OLDUĞU HASTALIKLAR
Asbestin neden olduğu hastalıkların bazıları, akciğer zarları arasında sıvı toplanması, kireçlenme, akciğer zarı kalınlaşması ve akciğer dokusunda bağ dokusu oluşumu olarak sıralanıyor. Ayrıca ciltte yaralara da neden olabiliyor. Asbestin yasaklanması ile asbest kaynaklı hastalık riskleri ortadan kalkarken, çevresel ortama asbest bırakılmasına son verilmiş olacak.